Bu yıl zeytin hasadı öncesinde özellikle zeytinyağında rekor bir rekolte beklentisi vardı. Sene, beklentileri doğrular şekilde geçti, geçmekte… Türkiye’de zeytinyağı üretimi 280 bin tonu bulacak gibi gözüküyor… Oldukça iyi bir rakam… Ancak ülkemizde kişi başına ortalama tüketimin iki kilogram olduğunu düşündüğümüzde neredeyse 100 bin ton zeytinyağı üretim fazlalığı ile karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz…
Ne yapılmalı? Seçenekler belli… Ya iç piyasada tüketimi arttırmanın yollarını arayacağız, ya da bu fazlalığı yurt dışına satmanın yollarını… Üçüncü bir seçenek ise her iki seçeneği birden denemek (ki bence en mantıklısı bu…)
Bir emtiayı yurt dışına satabilmek için en önemli kriterlerden birisi fiyatı… Yani senin fiyatın,dünya piyasasında oluşan fiyatlar ile rekabet edebilecek düzeyde olmalı. An itibarıyla iç piyasadaki zeytinyağı fiyatıyla dünya piyasasını karşılaştırdığımızda zeytinyağımızın ucuz kaldığını görüyoruz ki bu durum hem üretici hem de ihracatçı için iyi bir gelişme…
Bu şartlar altında yapılmaması (hatta düşünülmemesi) gereken tek şey zeytinyağı ithal etmeye kalkışmak olmalı kuşkusuz… “Olur mu öyle bir şey üretim fazlası bulunan bir ülke zeytinyağı ithal etmeye kalkışır mı?” demeyin, oluyor… Cumhurbaşkanımız son Tunus gezisi esnasında Tunus’tan zeytinyağı ithal edebileceğimizi söyledi. Gerekçesi ise trajikomik: “Tunus’un cari açığını kapatmak”…
Haberi ilk duyduğumda anlam veremedim. “Tarihi bir rekolte ile karşı karşıyayken, üstelik üretim fazlamız varken neden zeytinyağı ithal edelim?” diye sordum kendi kendime… Tunus’ta yağın bizden ucuz olmadığını bildiğim için ilk başta çok üzerinde durmadım, “olmaz öyle şey” dedim kendi kendime…İşin ciddiyetine Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin beyanatını okuyunca vardım…
Ekonomi bakanımız “Samimiyetimizin göstergesi olarak, ihraç etme kaydıyla (DİR) 3 bin ton zeytinyağı ithal etmeyi düşünüyoruz” dedi ciddi ciddi iyi mi? Üstelik bakan açıklamasının devamında “Türkiye’nin toplam zeytinyağı üretim ve tüketiminin zaman zaman 280 bin tonlar seviyesine geldiği ortamda , 3 bin tonluk rakamı alabiliriz.” demekte. Ekonomi bakanımız üretimimizin 280 bin ton olduğunun farkında ama anlaşılan tüketimimizden haberi yok… Tüketimimiz (bakanın dediği gibi) 280 bin ton dolayında olsa 3 bin ton zeytinyağının ihraç kaydıyla ithal edilmesinin bir sakıncası olmayabilirdi elbette ancak ortada bu kadar tüketim yok…
Hiçbir şey olmasa yani bu ithalat gerçekleşmese dahi,bunların konuşulması bile spekülatif hareketlere sebep olacağı ve üreticimizin mağdur olmasına yol açacağı aşikar…Durduk yerde gelinen noktayı anlamlandırmak gerçekten zor.
Sayın Cumhurbaşkanım, sayın bakanım… Biz sizden Tunus’un cari açığını düşürmenizi beklemiyoruz… Bırakın onu Tunuslu idareciler düşünsün. Biz sizden Türk zeytinyağını yurtdışına satarak ülkemizin cari açığını düşürmenizi, “samimiyetinizi” Türk Çiftçisine de göstermenizi bekliyoruz, çok mu?
Tunus’un cari açığını düşürme konusunda “samimi” misimiz gerçekten?...