DOST DEDİĞİN
Sırtını, güvenerek döneceğin, sırlarını, bazen de sınırlı ölcüde mahremlerini, dertlerini, kederleri, sevinç ve mutluluklarını çekinmeden paylaşacağın insandır; Dost Dediğin.
Gözünde ki yaşlarını silmeye uzanandır, kalbinin ramazan davulu gibi, göm-göm vurduğunda o heyacana ortak olandır, Dost Dediğin..
Arkanı döner dönmez koyu kazan, diri dir mezara gömenlerden dost mu olurmuş.. Canın kadar değer verirsin, canını alırlar, sırrını verirsin, aleme yayar rezil kepaze ederler, sonra da senin dostunum derler.. Vay haline böylesi, iki yüzlü, riyakar dostu olanlara.. Onlar ölmüşlerde bir defnedip, ağlayanları yoktur.. Yaşama hevesine, heves katan, kederini, kahrını omuzlayan bir dortum olsun ister herkes.. Ama böylesi kadim dostu bulmak bu zaman da, samanlıkta iğne aramaktan daha zor mesele...
Allah böylesi bir dostu yoluma çıkarırsa bilirim ki o zaman kıyamet kopacaktır...
Zira bilirim ki böylesi bir dostun yoluma denk gelmesi kıyametin alemetlerindendir. Kıyameti yaşamak mı istesem, yoksa kopacaksa kıyamet böyle bir dostum olsa da öyle kopsa, onun sadık dostluğuna nail olduktan sonra mı desem.. Peki sizler ne dersiniz, aynı kanıdaysanız buyurun yorumlarınızı bekliyorum.
Söylenecek çok şey var da; GÖnlümün Dili Olsa......
- - - -